3 Haziran 2018 Pazar

Boncuk’un Doğumu

Almanya’daki ilk doulalığımı gerçekleştirdim. İçgüdüleriyle hareket edip bizden uzakta doğuracağına inandığımız kedimizin doğumu bizim İstanbul’dan döndüğümüz gün kucağımda başladı. Uzun bir doğum oldu. İlk bebek akşam  saat 9 civarlarında kapının önünde geldi.  Boncuk doğum için dışarıya çıkmak istemişti ama ben orman koşullarında onu bırakamazdım. Gelincik, tilki, doğanın kanunu ve ben akışa müdahalede bulundum. İhtiyaçlarına, içgüdülerine engel oldum. Ortam ne kadar uygun hale getirilmeye çalışılsa da çocuklar, ses, aradığı mahremiyete kavuşamadı Boncuk. Bunun sonucu yavrusunu temizlemeden uzaklaşmasına ve evin içinde yeni bir doğum alanı aramaya başlamasına sebep oldu bence. Yavrunun ağzındaki zarı açmamla yavru nefes almaya, hareket etmeye ve miyavlamaya başladı. Yavrular geldikçe kedilerde de doğumun bilinmezliğinin etkisini,  ilk doğumundaki acemiliğini ve sonrasındaki kendine güvenini, bir dişiden annenin doğuşunu gördüm. Devamında rehberliğimi istedi. Ekin’in yatağında yattı ben yanında olduğum sürece. İlk bebeğinin kordonunu kesmesi plasentasını yemesi biraz vakit aldı. Doğumun verdiği duygular, yorgunluk, hisler... bir süre sonra  başarmıştı. 2. Doğum makat gelişti. Destek için hazırdım ama kendi başlarını harika idare ettiler ve doğar doğmaz temizliğine başladı.




Artık daha deneyimliydi ve nasıl yapması gerektiğini biliyordu. 2 doğum arası 2 saatten fazla sürmüştü. Adrenalin doğumu durdurmuştu. Kasılmaları, Boncuk’un nefes alışları, çıkardığı sesler, ağzının duruşu... doğumun aktif zamanını görebiliyorduk. 3.’de yine kapıya yöneldi ve gitme isteğini vahşice sundu ve o anda 3. yine makat gelişle doğdu. Bu sefer bıraktı yavruyu yine ağzını açmam gerekti ama hareket yoktu. Ağzının içini temizledim. Biraz masaj yaptım. Ama maalesef 3. kedimizi kaybettik. 1. uykucu, 2. ise çoook hareketliydi. Her birini farklı yerlerde doğurmuştu. Doğumlar arası dinlendiği kadar hareket de etmişti. 


Benim enerjim kalmadığında back up doula Turan destek oldu.😊  4. Ve 5. Turan’ın masajıyla çocukların odasının önünde ve halısında rahat ve hızlı bir şekilde gerçekleşti. Artık dayanamayacak kadar yorgundum. Turan bir tane daha geleceğini düşünüyordu. Onları başbaşa bıraktım. Sabah uyandığımda  4 yavrusuyla kutunun içinde yatıyorlardı. Hepsi emiyor; üst üste tırmanıyor; incecik, tiz sesleriyle annelerine sesleniyorlardı. Boncuk ise anne dürtüleriyle yaklaşana karşı yavrularına siper oluyor; güvende olduğunu bildiği halde temkinli bakışlarını bizden ayırmıyordu. Hangi canlı olursak olalım ilk doğum deneyimlenmemiş bir içgüdü ve bir bilinmezlik. Ortam uygun olmadığı zaman panik ve kaygı artıyor; sakinleşecek bir alan aranıyor. Ben dışarıya çıkmasına engel olarak belki hayatlarını kurtardım, belki doğumunu zorlaştırdım ama bir yandan da yanında kalarak ihtiyacına farklı bir şekilde karşılık verdim. Kendi duygularıma gelince, her canlının birbirine ihtiyacı var onu hissettim. Doğumlarda doula olarak,  müdahale etmeden bulunmaktan ne kadar da keyif aldığımı bir kez daha fark ettim. Yaşamlarını kollama sorumluluğu başka heyecanlar yarattı içimde. Yavruların yaşamda kalma istekleri, kendi zarlarından sıyrılmaya çalışmaları, fiziki olarak kat ettikleri yollar çok etkileyiciydi ve insan yavrularında da aynı içgüdülerin varolduğunu yalnızca izin vermek gerektiği bilgisine farklı türlerde şahit oldum. Bir kez daha kedi doulası olursam yapacağım farklılıklar var. Doğum şahitliğine olan özlemimi hatırlattı Boncuk bana. Beni yanına kabul ettiği için müteşekkirim.